Zambak Deri: Kadın Emeğiyle Başlayan Bir Dünya Markasının Hikayesi
1983 yılında, İstanbul’un bir köşesinde mütevazı bir atölyede başlayan bir hikaye... Zambak Deri, bir ailenin özverisi ve kadın emeğiyle büyüyen, dünya çapında bir başarıya dönüşen bir markanın adıdır.
Her Şey Nasıl Başladı?
Zambak Deri’nin kurucusu Yücel Kuş, öğretmen eşinin maaşının aile ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalması üzerine ev ekonomisine destek olmak amacıyla evde el işi üretimine başladı. El emeğiyle yapılan kırlentler kısa sürede çevredeki diğer kadınları da sürece dahil etti. Kadın dayanışmasıyla büyüyen bu girişim, küçük bir dükkana taşındı ve üretim kapasitesi hızla arttı.
Deri ile Tanışma ve Büyük Dönüşüm
1990’ların başında Fransa’dan bir Türk toptancı, deri ile yapılan el işi ceketler için Zambak Deri ile iş birliği yaptı. Bu anlaşma, markanın kaderini değiştiren bir dönüm noktası oldu. Deri ve el işçiliğini birleştiren özgün tasarımlar büyük beğeni topladı. Bu dönemde ortaya çıkan ve hâlâ markanın en çok satan modellerinden biri olan "Yaprak Ceket", Zambak Deri’nin simgesi haline geldi.
Zorluklara Karşı Kadın Gücü
2000’lere gelindiğinde Türkiye’deki ekonomik dalgalanmalar işleri zorlaştırdı. Ancak aile, birlikte çalışarak bu zorlukları aştı ve üretimde yenilikçi modellere odaklanarak ihracata yöneldi. Kadın emeği, her zaman Zambak Deri’nin temel taşı oldu. 2010 yılında ailenin yeni bireylerinden bir kadın, işletmenin başına geçerek markayı daha da ileriye taşıdı.
Uluslararası Arenaya Çıkış
2013 yılında katıldıkları ilk Deri Fuarı, Zambak Deri’nin uluslararası başarı yolculuğunun başlangıcı oldu. Fuarlardan alınan olumlu geri dönüşler, markanın ihracata yönelmesini sağladı. 2015’te İngiltere’ye ilk adımlar atıldı ve ardından Paris, Kopenhag, New York ve Tokyo gibi moda başkentlerinde düzenlenen fuarlar, Zamback markasını dünya sahnesine taşıdı. El emeğine dayalı özgün tasarımlar, dünya genelindeki seçkin butiklerde yer buldu.
Bugün Zambak Deri
Kadın emeği ve dayanışmasının eseri olan Zambak Deri, 2020’li yıllarda artık sadece bir marka değil, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve özgün tasarımın temsilcisi haline geldi. Küçük bir atölyede başlayan bu serüven, bugün dünya çapında seçkin butiklerde yer alan bir başarı hikayesi olarak ilham veriyor.